Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın açıklamaları şu şekilde:
Memur-Sen olarak tekliflerimizi sunduğumuz 24 Temmuz’dan bu yana, kamu görevlilerinin birikmiş sorunlarını çözmenin, adaleti ve hakkaniyeti sağlamanın, çarpık ücret skalasını düzeltmenin; kısacası anlaşıp uzlaşmanın sağlanması gereken yerin toplu sözleşme masası olduğunu ısrarla ifade ettik. Ancak kamu işveren heyeti, memurun sesine kulağını, emeklinin mağduriyetine de gözünü kapatmıştır. Sendika yasamızın olumsuzluklarını, süremizin darlığını ve çözüm bekleyen konuların çokluğunu sürekli tekrarlamamıza rağmen, teklif diye açıklanan rakamlarda ne adalet ne de denge vardı. Dertlerimize deva olmayan, sorunları çözmek bir tarafa memurun umudunu daha da kıran bütün teklifleri reddettik, yok saydık ve kabul etmedik.
Hiç kimse, sebebi olmadığımız sorunların sahibi olmamızı bizden bekleyemez. Onun için bu tekliflerin altına imzamızı atmadık. Her yönüyle samimi, kararlı ve şeffaf bir mücadele yürüttük. Emeğin hakkını savunma noktasında önemli bir irade ortaya koyduk. Yasanın bize tanıdığı süre içerisinde tüm sınırları zorladık. Örgütlü gücümüzü eylemliliğimize dönüştürdük, hakkımızı almak için meşru olan her yolu denedik. Seksen bir ilde basın açıklamaları, Çalışma Bakanlığı önünde açıklama, on bir sendikamızın her birinin Ankara’da farklı noktalarda açıklamaları ve eylemleri, sosyal medya gündemini altı gün boyunca ilk sırada tutarak bu konuda kamuoyunun gündemini belirledik. Yüz binlerce kamu görevlisinin katılımıyla, başta ulaşım hizmetleri olmak üzere bütün sektörlerde Türkiye genelinde iş bıraktık, hayatı durdurduk.
Memur, emekli hayat bulsun diye hayatı durdurduğumuzu bütün Türkiye biliyor ve milletimiz bize destek verdi. Ankara’da sıcağın altında yirmi beş bin emekçinin coşkulu katılımıyla sendika tarihinin en büyük mitingini gerçekleştirdik. Ardından Maliye Bakanlığı’na yürüdük, “Hak, emek, adalet” diyerek bir kez de Maliye Bakanlığı önünden haykırdık.
Ayrıntılar geliyor…