Yaşanan süreci döviz gelir-gider açısından değerlendiren Altınbaş Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, en son açıklanan istatistiklere göre bir yıl içinde ödenmesi gereken 203.3 milyar dolar dış borca işaret ederek şu vurguyu yaptı:
“Bunun 39.3 milyar doları, Merkez Bankası’nın son dönemde oluşan ve ‘dost’ ülkelerin her an geri çağrılabileceği, bir anlamda ülkeyi rehin bırakan borçları. Buna en son 54.2 milyar dolarda seyreden cari açık eklenince ülkenin önümüzdeki bir yılda 257.5 milyar dolar dövize gereksinimi ortaya çıkıyor. Ne yazık ki seçim sonrası ekonominin bir ödemeler dengesi krizine sürüklenme olasılığı çok yüksek.”
(Hayri Kozanoğlu)
Kozanoğlu ayrıca, döviz mevduat ve KKM hesaplarına atıfla liralaşma iddialarının aksine dolarizasyon eğiliminin arttığına işaret etti.
(Orhan Ökmen)
Sesmir Başkanı Orhan Ökmen ise şu konuya dikkat çekti: “Faiz oranlarıyla CDS primleri arasında orta-uzun dönemde istatistiki olarak anlamlı ve oldukça güçlü bir ilişki mevcut. Dolayısıyla faiz oranlarının ekonomik aktivitelere uygun bir şekilde ve doğru bir seviyede tespit edilmesi oldukça önemli. Oysa mevcut durumda faiz oranlarının bulunduğu seviye, ekonomik aktivitelere ve konjonktüre uygun değildir.”
