Bir zararı daha ortaya çıktı! Çocukların gelişimine büyük etkisi var

Çocuk Diş Sağlığı Uzmanından Çağrı: Çiğnemek Çene Gelişimi İçin Önemli

Valencia Katolik Üniversitesi’nden çocuk diş sağlığı uzmanı Dr. Laura Marques Martinez, çocukların çene gelişiminde çiğnemenin önemine vurgu yapıyor. Dr. Martinez, sert ve lifli gıdaların çocukların çene kemiğini uyararak büyümesini sağladığını, yüz kaslarını güçlendirdiğini ve dişlerin düzgün hizalanmasını desteklediğini belirtiyor. Ayrıca ultra işlenmiş gıdaların çocuklarda çene ve yüz kaslarının yeterince gelişmemesine neden olabileceğini ifade ediyor.

Yapılan bir araştırmada, 3 ila 5 yaş arası 25 çocuğun beslenme alışkanlıkları ve diş yapıları incelendi. Yumuşak gıdalarla beslenen çocuklarda dişler arasında doğal boşlukların olmadığı ve ilerleyen yaşlarda diş teli kullanımını gerektirebilecek sorunlara yol açabileceği tespit edildi.

İngiltere’deki bir araştırma ise çocukların diyetlerinin yüzde 59’unun ultra işlenmiş gıdalardan oluştuğunu ve bu durumun diş ve çene sorunlarına ek olarak obezite, diyabet ve kalp hastalıkları riskini artırdığını ortaya koydu. İngiltere, ultra işlenmiş gıda tüketiminde Avrupa’nın en yüksek oranına sahip.

Beslenme uzmanı Prof. Tim Spector, son iki yüzyılda çocuklarda çene küçülmesinin hızlandığını belirterek, çocukların çok yumuşak gıdalarla beslendiği için çene kasları ve yapısının gerektiği gibi gelişmediğini ifade etti.

Aşırı işlenmiş gıdalar, içerdikleri yapay maddeler nedeniyle genellikle düşük besin değerine sahiptir. Bu tür gıdaların tüketimi obezite ve sağlık sorunlarının artışında önemli bir rol oynamaktadır.

İngiltere’de sağlık sistemi üzerindeki baskı, diş sağlığı sorunlarını derinleştiriyor. Son verilere göre, İngiltere’de çocukların yüzde 44,6’sı son bir yıl içinde NHS kapsamında bir diş hekimine gitmedi. Bu durum, diş hekimlerinin sistemden ayrılmasıyla randevu almayı zorlaştırıyor.

Aşırı İşlenmiş Gıda Nedir?

Aşırı işlenmiş gıda kavramı, genellikle “ev yapımı yemeklerde bulunmayan maddeleri içeren gıdalar” şeklinde tanımlanır. Bu tür gıdalar genellikle kimyasal maddeler, renklendiriciler ve tatlandırıcılar içerir. Gazlı içecekler, şekerler ve tavuk paneler gibi ürünler bu kategoriye örnek olarak gösterilebilir.

Aşırı İşlenmiş Gıdalar ile İşlenmiş Gıdalar Arasındaki Fark

Gıdalar genellikle dört ana kategoriye ayrılır: işlenmemiş veya minimum işlenmiş gıdalar, işlenmiş içerikler, işlenmiş gıdalar ve aşırı işlenmiş gıdalar. İşlenmiş gıdalar, işlenmemiş gıdaların işlenmiş içeriklerle bir araya gelmesiyle oluşur. Ancak, içlerine katkı maddeleri eklenerek aşırı işlenmiş gıdalar haline gelebilirler.

Bu ayrım, gıdaların hazırlanışındaki süreçleri ve içeriklerini anlamak açısından önemlidir. Aşırı işlenmiş gıdalar, besleyici özellikleri bakımından genellikle daha zayıf olabilir ve sağlık üzerindeki etkileri sıkça tartışma konusudur.

Related Posts

İş Bankası Grubu ve Harvard Üniversitesi’nden obezite ve yaşa bağlı hastalıklar için iş birliği

İş Bankası Grubu ve Harvard Üniversitesi’nden obezite ve yaşa bağlı hastalıklar için iş birliği

Uzmanından polen uyarısı: Belli saatlerde dışarı çıkmayın, pencere açmayın

Uzmanından polen uyarısı: Belli saatlerde dışarı çıkmayın, pencere açmayın

İzmir’den Cinsel İstismarla Mücadele Seferberliği

​İzmir Yaşam Boyu Destek Akademisi gerçekleştirdiği BANA DOKUNMA Projesi ile çocuklara karşı uygulanan cinsel istismar suçlarına karşı savaş açtı.

Uyku pozisyonu duruş bozukluğu yaratıyor! Nasıl yatarsanız öyle kalkarsınız

Gece uyurken aldığınız pozisyon bütün duruşunuzu etkiler. Eğer çökmeye veya kamburlaşmaya meyilliyseniz basit değişiklikler daha iyi hizalanmayı destekleyebilir ve zamanla biriken gerginliği hafifletmeye yardımcı olabilir. Peki yanlış alınan yatış pozisyonları ve gün içinde yapılan duruş bozuklukları nelerdir?

Sülükle tedavi (Hirüdoterapi) ne işe yarar? Kalp krizi riskini azaltıyor mu? Uzmanı açıkladı

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (GETAT) uygulanan sülük tedavisi, kanın pıhtılaşmasına engel olarak kalp krizi riskine karşı alternatif bir tedavi yöntemi sunuyor.

HIV tedavisinde devrim niteliğinde yöntem: ‘Hepimizi şaşkına çevirdi’

Avustralya’daki bilim insanları, HIV’in bağışıklık sistemi ve ilaçlardan gizlendiği beyaz kan hücrelerinde görünür hale getirilmesini sağlayan devrim niteliğinde bir yöntem geliştirdi. Melbourne’deki Peter Doherty Enfeksiyon ve Bağışıklık Enstitüsü’nde yürütülen çalışma, HIV tedavisinde umut vaat eden bir adım olarak değerlendiriliyor.